2 Kasım 2013 Cumartesi

ANTEPEVİNDE ÇOCUK OLMAK


Çocukluğum Antepevinde geçtiği için çok şanslıyım.... 
Sabah ezanı okunurken, tahta pencerelerin üstündeki kuşluklarda yaşayan güvercinlerin duasını duyarsınız o evlerde.... Nineniz erzaklarını koyduğu tel mahmilden pekmez yada meyve istediğinde şaşırmazsınız... Kurnaları, tağaları duyduğunuz zaman da... Kimi zaman cumbalı evin penceresinden sokakta top oynayan çocukları izler, bazen onlara katılırsınız. 

Kimi zaman da kapısı açık olan eve giren kedilere yem verirsiniz. 
Damlardaki çiçekleri sularken hiç gocunmazsınız, zira çiçeklerin dallarına tırmanan karıncalarla suda boğulmaca oyunu oynarsınız... 
Elektrikler kesilince dünyanın sonu gelmiş gibi olmaz aksine, yakılan çıradan tavana ve duvarlara vuran gölgelerden binbir hayal kurar ninenin anlattığı 1001 gece masallarıyla belki de uykuya dalarsınız... Ahhh çocukluğum.... İyi ki Gaziantepliyim. İyi ki o güzel günleri yaşamışım... 
Çok şanslıyım çok....

M.Z.G.